Eski’nin İstenmeyeni Günümüzün En Değerlisi
Çukurcuma, Taksim İstiklal caddesi ile Cihangir Mahallesi arasında kalan eskiden insanların yürümeye bile çekindiği bir yerken, günümüzde gayrimenkul fiyatlarının tavan yaptığı bir semte dönüştü. Bunda yeni açılan mekanlarla birlikte semte yönelen yeni nesil gençlerin ve turistlerin ilgisi de ilk nedenlerden biri. Neredeyse her ay yeni bir mekanın ismini duyuyorum. Ölen bir semt yeniden canlandı. İşte bu antikacılar semtinde 49 numarada bu değişimin ilk temellerini atan mekanlardan birisi var: Çukurcuma 49
Farklı Bir Konsept
Çukurcuma 49 ambiyansı kafa dinlemeye bire bir, gözünüzü yoracak dekor karmaşasından kaçılmış bir mekan. Tahta,taş ve demir ağırlıklı bir dekorasyona sahip. Ortam rahat, yemek yiyen müşteriler rahat, fondaki müzik rahat… En ufak bir gürültü duymadığınız şehirden birkaç sokak uzaklıkta sessiz bir cennet burası.Menüleri basit. Pizzaları,kahvaltıları,salataları,içecekleri ve satılık eşyaları var! Evet yanlış okumadınız menüde satılık eşyalar var. Aynı zamanda dekorlarından beğendiğiniz parçaları satın alabiliyorsunuz. Bu bence harika bir fikir. Hem bir restoran, hem de bir dekor evi mantığı. Avrupa’da gördüğüm şimdi ise Türkiye’de karşıma çıkan bir konsept. Burada özellikle turistler için servis edilen domuz etli pizzalardan tutun da, pastırmalı Türk usulü pizzalara kadar her tür pizza mevcut.
El Yapımı Pizzalar
Pizzaları siparişten sonra elde açılan hamurlarla yapılıyor. Pestolu pizza kabak ve fesleğenin aşkından doğan bir pizza. Ne yazık ki hamur bu aşka pek uyum sağlayamamış. Neden derseniz pizzamız biraz soğuk geldi. Dolayısıyla ince hamurdaki peynir çabuk kurudu. Gelişinden 5-6 dakika sonra artık soğuk bir pizzaydı. Hamur da peynirden yağı yeterince çekemediği için, elektrikli fırında yapılmış olmanın verdiği standartlık da eklenince hızlı sertleşti. Pestolu pizza rozbifli pizzamıza göre daha lezzetli olmakla beraber, rozbifli pizzadaki domates sos hamuru ıslattığı için biraz daha yenebilir bir durumdaydı.
Rozbifli salatanın üstünde kullandıkları karabiberli rozbif dilimleri taze ve lezzetliydi. Rokalar da yemyeşil, acılıkları abartılı olmayan pizzaya çok yakışan lezzetteydi. Ev yapımı domates soslarını beğendim ancak hamurun durumu burada da karşıma çıktı. İnce hamurun başarısını ne yazık ki tat konusunda alamadım. Her iki pizzamızın hamuru da zamanla (en fazla 10 dakika) çiğnerken ağzı yoracak kadar sertleşti. Kısacası Malzeme kalitesindeki başarılarını ne yazık ki hamurlarında pek yaşayamadık.
Mekan çok iyi dekore edilmiş, kahvaltısından, pizzalarına kadar güzel bir menü yatırımı yapılmış. Kahve içmek ve dinlenmek, Taksim’de pizza yemek için iyi bir mekan. Ancak mutlaka hamurlarına yatırım yapmalarına gerek var. Pizza ustaları bu kuruluğun, standarttan kurtulmanın bir yolunu bulmalılar.
Değerlendirme: 6/10
Adres: Kuloğlu Mh., Turnacıbaşı Cd No:49, Beyoğlu
Telefon:(0212) 249 0048