Gökkuşağını içine alan mutfak!
Asma Yaprağı Alaçatı dendi mi akıllara gelen birkaç mekandan bir tanesi. Küçücük bir mekanla başladıkları lokanta serüvenleri genişleyen bahçe ile devam etmekte. Yazın yer bulmanın imkansız olduğu bu bayan elinin değdiği lokantada mütevazi mutfaktan etkileyici yemekler çıkıyor. İşte bayanlarla gurur duymak için bir sebep daha…
Alaçatı’nın sakin bir döneminde boş sokaklarında gezmenizi öneririm. Antikacıların içinde kaybolup, köy evlerinin büyüsünde şehrin kaosundan kaçmanızı. İşte tam bu sırada karnınızın acıktığını hissedersiniz sıradanlıklardan uzaklaşın. Dünya tatlısı bir mutfakta hazırlanan binbir çeşit yemekle önce gözünüzü sonra karnınızı doyurun. Benim Asma Yaprağı ile tanışmam da yine böyle bir günde oldu. Mutfaklarına ilk girdiğimde kendime dedim ki “Aman Allahım gökkuşağını buraya sokmuşlar!” O meyve ve sebzeler tıpkı bir Van Gogh tablosu gibi canlı renklerle sizi büyülemeye yeter de artar. Kadınların elinden ne güzel şeyler çıkıyor…
Asma yaprağının arka bahçesi özgünlüğünü kormuş, mavi mütevazi sandalyeler ve beyaz masalarla süslenmiş bir düğün alanı gibi. Her yer bakımlı, temiz en önemlisi de doğal. Sizi ilk önce Mutfaklarına buyur ediyorlar. Anadolu kadınının ellerinden çıkma o lezziz yemekleri görmeniz için. İçeride telli dolaplar, geniş tezgahlar, genç aşçı hanımlar… Biz şehirde yaşayanların çok uzak olduğu bir güzellik bu.
Gök kuşağını tadabilir misiniz? Ben Tattım!
Bu düzeni bozmak istemezdim ama karnım zil çalıyor. Öncelikle bal kabaklı kuskus ile tadıma başlıyorum. Bu yemekte zeytinyağının kullanımını biraz fazla buluyorum. Kabak hafifçe yanık olduğu için şekerli, yanık bir tat ile kuskusu destekliyor. Kuskusu oldum olası sıradan bir yemek olarak gördüm. O sebeple bu mezenin bende etkisi güçlü olmuyor. Kızılcıklı yaprak sarma çok iyi sarılmış ve pişmiş. Pirinçler ne sert ne de baymış. Tam kararında. Kızılcığın mayhoş tadını ise limondan daha çok yakıştırdım. Kim akıl ettiyse helal olsun.
Yeşil domates yemeği buğdayla yapılan, domatesin ekşiliği yanında acı bir tada sahip. Şekeri bana biraz fazla geliyor. Bunun sebebini biraz da kırmızı közlenmiş biberden kaynaklandığını düşünüyorum. Şeker tadını iyice ön plana çıkarmış.
Ege’nin Bilmediğimiz Cevherleri
Çalkama Asma Yaprağı’nın özel spesiyallerinden. Ege’nin kendine özgü o nefis ot yemeklerinden biri. Pazı ile yapılan ve üstüne beşamel sosa benzer bir sos ilave edilen bu yemeği ben yine biraz sıradan buluyorum.
Sinkonta: Bir başka Ege Yemeği… Bu kabaklı ve soğanlı yemek benim Asma Yaprağında en beğendim lezzet oldu. Yoğurdun bu ikiliyle uyumu harikaydı. Şeker,tuz oranı diğer mezelere nazaran daha yerindeydi. Yine bal kabağının bu hafif yanık şekerli tadını bu yemekte de son derece yerinde buluyorum. Genelde fırında pişmiş sebzelerin meze için uygun olduğunu düşünmem ama bu sinkonta bana bu ön yargımı bir daha düşünmem gerektiğini gösterdi.
Alaçatı’nın kalabalık gittikten sonraki sessizliğini, tarihini,kısacası kimliğini bozmadan iyi işler çıkaran bir yer Asma Yaprağı. Huzurlu bir köşe, geleneğin yaratıcılıkla harmanlandığı bir lezzet durağı.
Değerlendirme 7.5/10
Tokoglu Mahallesi 1005 sokak
No:50 Alaçatı – Çeşme
Tel: 0232 716 01 78