Kozmopolit Şehire Yakışan Bir Mutfak
İnari Sushi Kuruçeşme’ye Gusto Şarap Kulübüne katıldığım ilk gün, Chateau Palmer şaraplarını tattıktan sonra şans eseri gittim. Ne yiyeceğimi düşünürken önüme birden bire daha önce hiç dikkat etmediğim uzak doğu dekorlarını görünce İnari’ye bir şans vermek istedim. Birçok lezzetini tattığım mekan hakkında genel bir değerlendirme yapmam gerekirse Japon mutfağının çok iyi örneklerini hazırlayan Türk şef’in varlığından guru duydum. Bazı sushiler gerçekten olağanüstü diyebileceğim yaratıcılık ve lezzetteydi. İstanbul gibi bir çok kültürü kucaklamayı başaran bir şehirde, Japon mutfağının da bu denli iyi bir örneğe sahip olması lazımdı. İnari Sushi’de bunu başarmışlar. Dekorasyon,lezzet,hijyen konusunda da iyiler; Ancak Japon mutfağının en ince ayrıntılarını öğrenip yapabildikleri bu mekanda ne yazık ki Türk usulü bir müşteri umursamazlığı hakim. Burada Şef’in değil karşılama görevlisinin suçu var.
Dakikalarca Ayakta Bekledim
İçeri girdiğimde sağda uzunca bir masada kalabalık bir grup oturmuştu. Deniz kenarında ise birkaç masa vardı. Sağa baktım,sola baktım hiçbir karşılama görevlisi,servis elemanı yoktu. Bir an aklıma mekanın bir organizasyon için kapalı olduğu bile geldi. Sonra geri çıktım. Kapıdaki vale sağolsun kapalı olmadıklarını söyledi. Geri girdim. Yine kimse ilgilenmedi. Normalde böyle bir durumda asla ısrarcı olmam ve orayı terk ederim. Bu sefer sanırım açlığın da verdiği etkiyle ısrarla bekledim. Sonra boş bulduğum bir masaya kendim oturdum. Servis elemanını el,kolla kendim çağırdım. O da beni orada görünce şaşırdı. Yaşadığım bu ilk kötü izlenim neyse ki yemeklerde kendini göstermedi.
Enfes Bir Başlangıç
Başlangıç için İnariviche adını verdikleri Levrek ve somon dilimlerinin domates,sarı biber,kişniş,portakal ve portakal yağıyla sunulmasıyla hazırlanan bir sashimi sipariş ettim. Buna ek olarak Japon mutfağının tuzlu sosu ponzu sos (pirinç sirkesi,soya sos ve limon sosundan yapılıyor ) ve fesleğen de ilave ediliyor. Bu sashimi de en çok dikkatimi çeken unsur balıklardı. Genelde ülkemizde tüketilen somon balıkları ya çok tuzlu ve isli ya da aşırı yavan çiftlik somonları oluyor. İnari Sushi bu spesiyalde gerçekten enfes diyebileceğim bir somon kullanmış. Yağlı,yumuşak etli ve karakterli bir somon eti. Somon balığının bu denli ön plana çıkmasında kuşkusuz portakal yağının da verdiği bukelerin etkisi var. Levrek de standartın üstü bir kalitede. Özellikle Domatesle levrek iyi uyum sağlarken portakal da somona çok iyi yakışmış. Bu spesiyalde biraz gereksiz bulduğu şey ise sarı biberler. Tatlı ve asitli bir başlangıç içinde bu sarı biberlerin varlığı çok da gerekli gelmedi bana. Onsuz da düşünülebilecek, başarılı bulduğum bir başlangıçtı.
Yaratıcılık ve Lezzet Bir Arada
İnari special roll acı severler için iyi bir tercih. Japon mutfağında bulunmayan jalepeno biberini kullanarak Şef Barlas Günebak enteresan bir şey ortaya çıkarmış. Damağı şaşırtan sihirlerin başında sushi içindeki armudun tatlılığı ve jalepeno biberinin acılığının kontrastı var. Bu zıtlıktan asitli bir tatlılık yanında tuzlu bir acılık damağı sarıyor. İstanbul’da çoğu sushi mekanı pirinçleri öyle bir pişiriyor ki, sushi yerken sanki sadece pilav yemiş gibi hissediyorsunuz. İnari Sushi ise hem iyi pirinçler tercih etmiş hem de bunları olması gerektiği gibi pişirmiş. Bu sayede pirinç tadı diğer malzemelerin tadını bastırmıyor. Armudun da,acının da,pirincin de,somonun da tadını aynı anda alabiliyorsunuz. Ne büyük bir başarı!
Kajiki Tempura Roll benim bu geceki favorimdi. Tempura karides,kuşkonmaz,avokado,acı soslu kılıç balığı ve pırasa çıtırlarından hazırlanıyor. Lezzetli pırasa çıtırlarının o güzel tadını karidesle birleştiren , yumuşak, hafif tatlı bir sushi. Kızarmış pırasa ve şeker uyumu bence mükemmel. Karides etine en çok yakışan sosun da tatlı soslar olduğunu düşündüğüm için de bu uyumu çok başarılı buldum. Yalnız bu güçlü ve baskın tatların arasında kuşkonmazı damağımda yakalayamadım.
Son tattığım spesiyal ise menüde yoktu. Bunu servis elemanının önerisi üzerine sipariş ettim. ismi “İsimsiz” ya da onların deyimiyle “Osusume” Türkçesiyle “Önerilen,tavsiye edilen”. Dışı soya kağıdı ile kaplı (Mamenori) sushinin içinde tempura karides, avokado dışında ise patates çıtırları ve trüflü mayonez, en üstünde de göl yılan balığının sosu var. Bu sushi bildiğimiz sushilerden farklı olarak damağınızda sanki Arola’da yediğiniz bir patatas bravas’ı andırıyor. Deniz yosunu sevmeyenler için geliştirilmiş,soya filizlerinden yapılan soya kağıtlarına sarılı sushiler, bir yandan da moleküler gastronomiye uzaktan da olsa bir göz kırpıyor. Sosunu çok beğendiğim için içindekilere merak ediyorum. Birçok malzeme olmasının yanında en çok ilgimi çeken malzeme kola. Trüflü mayonezin patates çıtırlarıyla sushiye verdiği lezzet inanılmaz ancak bu spesiyali yerken sushinin o kendine has dokusunu Kajiki Tempura roll kadar yakalayamayacağınızdan eminim. Bu arada son bir uyarı yapmak isterim. Bunlar şekerleriyle karakter kazanan sushiler olduğu için, soya sosuna bulanmamasını öneririm.
İnari Sushi İstanbul’da iyi sushi yiyebileceğiniz birkaç mekandan bir tanesi. Şefleri Barlas Bey bu işi gerçekten yaratıcı bir şekilde yapıyor. İstanbul’da kozmopolit yemek kültürünü yansıtan yabancı mutfakların daha da çok görülmesini umuyorum. Tüm bunların yanında umduğum bir şey daha var.Türk şeflerin dünya mutfaklarında yakaladıkları başarıyı işletme sahiplerinin de özellikle servis ve karşılama kısımlarında yakalaması.
Değerlendirme: 8.5/10
Adres: Kuruçeşme Mh. Kuruçeşme Cd No:11 Beşiktaş / İstanbul
Tel: 0 212 265 96 00