Harika Bir Manzara
Uskumru Balık Restaurant açıldığı ilk günden itibaren sıkça gittiğim yerlerin başında geliyor. 2.köprünün tam altında Anadolu Yakası’nın en güzel manzaralarından birini Lacivert Restaurant ile paylaşıyorlar. Özellikle yaz aylarında teraslarında oturup, güzelim İstanbul Boğazı’na karşı karnınızı doyurmak insanın ömrüne ömür katıyor.
Taze Mezeler, Farklı Ara Sıcaklar
Uskumru Balık Restaurant yıllardır meze kalitesinden hiç ödün vermedi. Benim en çok tercih ettiğim mezeleri, fesleğenli levrek,kabak çiçeği dolması ve patlıcan salatasıdır. Özellikle fesleğenli levrek boğaz’da birçok restaurant’da yapılmaya çalışılan ancak Uskumru’daki kalitesine kimsenin kolay kolay yaklaşamadığı bir lezzet. İnsanın içini baymayan bir ekşi sos ile hazırlanıyor. Patlıcan salataları ise mis gibi köz kokuyor. Patlıcan salatasını başarılı bulduğum yerlerin başında geliyor. Kıvamı ne bazı yerlerdeki gibi sulu, ne de fava kıvamında geliyor. Kısacası dört dörtlük. İçinde bol mayonez ve yoğurt konarak da patlıcan tadını almanız engellenmiyor. Kabak çiçeği dolmaları diğer ikisine nazaran istikrar açısından biraz daha zayıf. Bunda kabak çiçeğinin mevsime göre değişen tat grafiği de etkili. Kışın yediklerimden çok zevk aldığım söylenemez.
Ara Sıcaklarda İyi Adımlar Attılar
Uskumru Balık’ta ara sıcaklar ilk açıldığı yıllara nazaran çeşitlendi, tat kalitesi çok üst seviyelere geldi. ilk açıldığı yıllarda yani bundan yaklaşık 8-9 sene evvel (tarihlerde yanılıyor olabilirim) ara sıcak olarak klasik ızgara kalamar,güveçte karides gibi sıradan lezzetler sunarlardı. Artık damağa daha çok hitap eden, kendilerine ait spesiyallerle müşterilerine hizmet veriyorlar. Bu değişime bire bir şahit olmak çok güzel. Eski klasikleri yine var. Örneğin çok üst seviyede kalamar ızgara yaparlar. İçi sulu kalır dışı da az pişer. Üstüne konan cevizle sizi mutlu etmeyi bilirler. Yeşil salataları boğazda salata sunan lokantalara nazaran kendilerine özgüdür. ( Arnavutköy Balıkçısı’nın salatası hariç, onların peynirli ve mısırlı salatalarını da özgün buluyorum). Kıvırcık-roka ikilisi birgün önce büyük kazanlarda sirkeli suda. Ertesi gün durulanıp ince ince kıyılır, üstüne parmesan ya da kurutulmuş peyaz peynir konur. Soya,balzamik sirkesi,zeytinyağı,sarımsak ve çok az limon karışımı bu yeşilliğin üstüne dökülür. Dikkat edin yemeğinizin başından sonuna kadar yeşillik masanızda kalırsa yemeğin sonunda pörsüdüğünü göreceksiniz. Sos ince yeşilliği zamanla eritecektir. Ben tazelik konusunda burada bugüne kadar hiç sorun yaşamadım.
Yine en taze domateslerden yapılan kırmızı soğanlı ve yeşil biberli salataları da soya sosu,limon, zeytinyağı üçlüsüyle aklınızı başınızdan alır.
Ancak Uskumru’nun klasik spesiyallerinden ziyade son ziyaretimde işletmecilerden Süleyman Bey’in bana sunduğu bazı ara sıcakları sizlerle paylaşmak istedim. Bunlardan ilki deniz mahsullü güveç. Ahtapot,kalamar,karides üçlüsü domates sosu,tereyağ,sarımsak üçlüsüyle bir arada güveçte pişiriliyor. Uskumru’da ahtapotlar önce ızgaraya atılıyor sonra güvece konuyor. Yumuşaklık oranları çok başarılı. Kalamarları konusunda güveçtense ızgaralarını tercih ederim. Domates sosu hazır değil. Elde kendileri yapıyorlar. Hafif acı ile birlikte enfes gidiyor.
Bir diğer spesiyal balık kebabı. Bunu birçok yerde bulabilirsiniz. Uskumru’daki başka. tıpkı bir kebap eti yapar gibi deniz levreğinin etini zırhla kıyıyorlar. Baharatlar kebaba konanlarla aynı. Tek fark kuyruk yağı yerine harcın tutması için kaşar kullanıyorlar. Dışı hafif çıtır içi yumuşacık bir tat elde ediyorlar. Çok lezzetli bir et ancak bence acı olmasa daha iyi olabilir. Levrek balığı diğer deniz mahsulleri (kalamar,karides) gibi acıyı kaldırmıyor. Yine de masamızda çok olumlu tepkiler alıyor.
Son Ara sıcak levrek sarma. Çok kaliteli levrek filetonun içine karides,ahtapot ve küçük levrek etleri konuyor. Domates sosu ve sarımsağın etkisi bu mezede de hakim. Acı ve domates yoğun olduğu için şarabı tercih etmiyorum. Onun yerine seçtiğim rakının yanına çok iyi eşlik ediyor. İnsana bu gibi günlerde mutluluk geliyor.
Son olarak masaya bir lüfer söylüyoruz. Suyunu kaybetmeden pişirilen balığımızın lezzetinden büyülenmişken, yanında getirdikleri acılı, soğanlı patates de hepimizin çok hoşuna gidiyor. Patatesler öldürülmemiş. Hafif acı, nişastanın lezzetini ağzınızda duyabildiğiniz hoş bir garnitür. Bu arada siz siz olun 25cm’den küçük lüfer ve levrek yemeyin. Bilinçsiz avlanmaya karşı da kişisel tepkinizi koymuş olun.
Tatlı olarak ayva tatlısını ve kabak tatlısını tercih ediyoruz. Kabak tatlıları her zaman çok başarılıdır. Bu seferki biraz fazla pişmiş ama yine de tatlılığı ideal. Ayva ise beni şaşırtıyor. Tat anlamında kabağı geçiyor. Sadece üstüne konan kaymağı çok iyi bulmuyorum. Belki hazırdır. Keşke kaymakta da özel lezzetler arayıp bulabilseler. Belki de uzak diyarlardan bulup getirmeliler. Uskumru gibi bir mekan çok daha iyi bir kaymağı sunmalı diye düşünüyorum.
Uskumru Balık Restaurant, malzeme kalitesi, sunumları, spesiyallerindeki çeşitliliği ile yine beni mutlu etmeyi başarıyor. Süleyman Bey ise işini iyi yapan bir işletmeci olarak övgüyü hak ediyor.
Değerlendirme: 9/10
Adres: Anadolu Hisarı Mah., Körfez Cd No:55, Anadoluhisarı/İstanbul
Telefon:(0216) 460 1000