Kavacık’ta Kurufasulye Keyfi
Kavacık’ta 10 senedir hızla artan plazalaşma, yeni büyük şirketlerin Kavacık’ta konumlandırdığı merkezleri, bölgenin yeme&içme sektöründe hızlı bir patlamaya neden oldu. Bayramoğlu döner ile birlikte iyice artan hızlı yemek tüketimi, birçok ünlü markanın da katkısıyla belki de en yoğun dönemini yaşıyor. Tüm bunlardan uzak, geleneksel lezzetleri tatmak isterseniz Kavacık’ın en mütevazi ama en lezzetli mekanlarından birini tercih etmelisiniz: Kurufasulyeci Ender Usta
Yöresel Malzemeler ile Yöresel Yemekler
Kavacık’ta sıradanlıktan uzak, iyi yemek yiyebileceğiniz ender mekanlardan birisi Ender Usta’nın yeri. Siz ilk defa keşfetmiş olabilirsiniz ama insanlar onun adını çoktan duymuşlar. Duvarları ünlüler ile çektirdiği fotoğraflar ile dolup taşmış. Genelde bunu gördüğüm yerde biraz da hayal kırıklığı da birlikte gelir. Ünlenen yer, fabrikasyon üretim gafleti için ideal bir ortamdır. O küçük esnaf gider, yerlerine kendini beğenmiş, ,işine özen göstermeyen kişiler gelir. Ün arttıkça lezzet azalır… Ender Usta’da yediğim kurufasulye ise korkularımın boşa olduğunu ortaya koyuyor. Fasulyeler Erzurum’un o güzel yöresi İspir’den, şekerli, ince kabuklu, büyükçe taneli. Tereyağ mis gibi doğallık kokuyor. Karadeniz’in güzelim doğasını içinde barındırıyor. Allah için Ender Usta da tereyağını bol bol koymuş. Yanına getirdikleri Pilav ise uçuk sarı rengi ile “Ben mis gibi tereyağlıyım!” diye baştan uyarıyı veriyor. Mide durur mu? İnsan bu güzellik karşısında konuşmayıp, sessizlik içinde midesini dinlemesi lazım. Ancak pilavda biraz hayal kırıklığı da yaşıyorum. Nedeni ise ılık oluşu. Yani tam ısıtılmadan getirilmiş önüme. Eh haliyle canım biraz sıkılıyor. Lezzetine diyecek yok ama sunumuna var… Yeme cesareti gösterirseniz kurufasulyenin yanına bir de soğan getiriyorlar. Ben çok istemem rağmen günün geri kalanında sıkıntı yaşamamak için tercih etmedim.
Manda Yoğurdu Güveçteki Mücevher
Adapazarı’ndan bir mandıradan getirttikleri manda yoğurtları doğal toprak güveçlerde sunuluyor. Kaymağı üstünde halis muhlis manda sütünden. Yağlı bir yoğurt, bir yoğurt ki fasulyenin yağını başka hiçbir şey böyle güzel damaktan silemez. Artık İstanbul’da böylelerini bulmak için şehir dışına çıkmak lazım. İstanbul’da ne yazık ki kalmadı bunları üreten yerler. Böyle sakin bir yerde, hiç beklemediğim anda karşıma çıkınca seviniyorum açıkçası. Soğuk soğuk iyi de gidiyor hani. Kurufasulyeci Ender Usta’nın mutfağı da açık. İsterseniz girip görebiliyorsunuz. Yerler de, kazanlar da tertemiz. Hijyene önem veren ustalardan hiç korkmam. Onların yemeklerinden asla kötü bir şey çıkmaz.
Sütlaç Klasik Karadeniz Usulü Ama Yeni Dünya Malzemeli
Fırın sütlaçları hakkında söyleyebileceğim tek şey var: Burası daha iyisini yapabilirdi. Güzel bir fikir çömlekte sunmak ancak bir Karadeniz lokantasında insan pirinç unu kullanılan, vanilyaya fazla boğulmamış, nostaljik, el değmemiş bir sütlaç yemek istiyor. Ender Usta’nın sütlacı ne yazık ki nişasta ve vanilyalı. Hal böyle olunca da güzel de olsa ben bunu damağımın aldatılması olarak görüyorum. Modern dünyanın gıdalara yüklediği bu yeni malzemeler lezzeti arttırsa da ustalığı ve doğallığı öldürüyor. Ustalığı öldürüyor çünkü işin kolayına kaçan yeni nesil aşçılar, şefler çabalamadan bir şeyleri yapmayı öğreniyorlar. Tatlar “Aynılaşıyor”. Damaklarımızda öyle aynı tatlar var ki doğal yapılmış bir anneanne sütlacının bile özlemini çeker durumda kalıyoruz. Mekanın en zayıf karnı sütlaçları. Ender Usta ve ekibi bu konuda bence daha sağlam adımlar atabilir. Atmalı da…
Değerlendirme: 8/10
Adres: Kavacık Mh., 34810 İstanbul
Telefon:(0216) 322 4040