Düşündüren Manzaralı Lezzet Durağı
Yemek her zaman deniz manzaralı lüks restoranlarda, yemyeşil doğaya bakan dağ lokantalarında yenecek değil ya… Tarihi Merkez efendi Köftecisi Osmanlılar’dan kalma bir mezarlığın yanı başında bulunuyor. İlk ziyaretimde 5-6 masalı olan bu mekan işleri her geçen gün büyüterek bugün şubeleşmeye kadar gitti. Buna rağmen köftelerinde aynı lezzeti buluyorum. Burada köfte yerken insan yandaki mezarlara bakıp biraz düşüncelere dalıyor. Neden koşturuyoruz? Nasıl olsa aynı yere gitmeyecek miyiz? gibi soruları kendine sormadan edemiyorsun. Dedim ya, yemek her zaman güzel manzaralarda yenmek zorunda değil. Bazen de sonu düşünerek yemek yeniyor fakat dilerim bu güzel köftelerin sonu gelmesin. Bizden sonrakiler de Tarihi Merkez Efendi Köftecisini belleklerine kazısın.
Yan Öğünler Gayet Başarılı
Köftecilerde genelde hep aynı sorunla karşılaşıyorum. Basit olarak algılanan bir yemek olarak köfte ülkemizde bir an önce tüketilen, ekmek arası atıştırmalık, ya da el arabalarında satılan önemsenmeyen bir lezzet. Neyse ki son zamanlarda ülkemizin bu konudaki başarısı yabancıların ilgisini çekti de bizimkiler uyandı. Şimdi köfte zincirleri açılıyor tek tek. İnsanlar oturup sakin sakin, tadını alarak köfte yiyebiliyor. Bu hızlı tüketim köftecileri de bazı basit dokunuşları yapmaktan alıkoydu. Örneğin çoğu hazır ayran kullandı, bildiğin belediye ekmeği kullandı hatta birçoğu tatlı,pilav,piyaz vermekten kaçtı. Ekmek arası bir iki domates,biber,köfte haydi Yallah. Artık köfteciler de köfteleri kadar yan öğünlerine yani köftenin tadını iyice ortaya çıkaran yan desteklere önem veriyor. Tarihi Merkez Efendi Köftecisi piyazını da ayranını da kendi hazırlıyor. Ayranlarını bakır kaplarda buz gibi getiriyorlar. Bol yağlı, hafif ekşi, Susurluk ayranı gibi köpüklü ama o kalitede olmayan dürüst bir ayran sunuyorlar. Köfte yanında sundukları piyaz da bence başarılı. İyi pişmiş, ince kabuklu, üstüne çok fazla domates ve yeşillik konmamış böylece fasulye yediğinizi fark edebiliyorsunuz. Sirke ve soğanla harika gidiyor. Tek sorun yine ekmekler. Ekmekler dilimlenip ruhsuzca önünüze konuyor. Ne biliyim en azından bir kızartılıp köftenin yağına bandırma gereği bile duymuyorlar. Eh köfte, piyaz lezzetli de ekmek değil. Ben köfteci olsam mutlaka kendi ekmeğimi yapma yöntemleri denerdim. Nasıl ki dönercilerimiz tandır ekmeğini keşfetti, köfteciler de buna uygun ekmeği bulabilir diye düşünüyorum. Ya da ekmek yerine yağlı bir pide olabilir. Maliyetsiz bir yatırım olur ama etkisinin büyük olacağı düşüncesindeyim.
Ekmeksiz Köftenin Tadı Bir Başka
Tarihi Merkez Efendi Köftecisi köftelerini tıpkı İnegöl köftesi gibi ekmek koymadan yapıyor. Sabah dana kaburgasından ve kuzu boşluğundan yapılan kıyma, tahminimce karbonatla iyice yoğuruluyor. İşte bu sebeple ekmeği yerken yumuşaklıktan ziyade bir elastik form söz konusu. Ben bu tarz köfteleri ekmekli köftelerden daha çok seviyorum. Zaten Türkiye’de yapılan İnegöl Köftesinin de ülke çapında (kıvam olarak) en iyisi olduğunu düşünüyorum. Elbette diğerlerini de gayet başarılı yapan mekanlar var ama benim damağım İnegöl’den yana. Tabi güzel yapan yer olursa… İşte bu benzerlik buranın köftesini senelerdir çok beğenmeme sebep oluyor. Yanında da yukarıda bahsettiğim gibi güzel bir piyaz ve ayran olunca insan kendini çok mutlu hissediyor.
Kemal Paşa Tatlısı Yediklerim Arasında En Başarılısı
Tarihi Merkez Efendi Köftecisi, Kemal paşa tatlısını doruğa çıkarmış. Bu tatlıyı, hafif olduğu için severim. Burada yediğim tatlı ise yediklerim arasında en başarılısı. Hem içi hem de dışı tam istediğim gibi. Çatalı batırdığınızda hamurun içinden sanki fışkırır gibi şerbet patlıyor. Yanında da enfes bir kaymak var. Tatlıda en ufak bir yumurta kokusu yok ki bu bence çok ama çok büyük bir olay. Genelde bu tatlının en itici yanı yumurta kokusu. Bunu neredeyse hissetmedim. Gerçekten şapka çıkarılacak bir lezzet. Porsiyonlarına da bolca koyuyorlar. Bir kişiye çok bile gelebilir. Bu bonkörlük de takdire şayan.
Anadolu Yakası’nda çalışıp, oturduğum için benim gibilere biraz uzak olsa da gitmekten hep zevk aldığım bir mekan. O sebeple her sene bir, iki kere fırsat yaratarak uğruyorum. Hem harika lezzetler deneyebiliyorum hem de mezarlığa bakıp düşüncelere dalıyorum. Bu köftenin ölmemesini diliyorum.
Değerlendirme: 9/10
Adres: Merkez Efendi Cad.
Merkez Efendi Sok. No:53 Zeytinburnu/İSTANBUL
Tel: 0212 665 82 70